14 Kasım 2014 Cuma
Evora, Dahlke ve Ben...
Cesaria Evora dinliyorum bunları yazarken size. Dürüst olmak gerekirse ne yazsam bilemiyorum. Dağılıp, dağıtıp toplamaya çalıştığım ruhumu, bir yerlerinden tutup, tutup elimden kaçırdığım günlerimi, yoksa sadece bu muhteşem müzikle nasıl bambaşka hissettiğimimi. Bildiğim tek şey sağımda solumda kiminle konuşsam benimle aynı şekilde hissettiği gerçeği. Dalgalı kurlar gibi ruhlarımız bu ara. Ben çözümü müdahale etmemekte buldum, kafasına göre takılsın, gittiği yere kadar diyorum da yine duramıyorum işte. Mandala kitabım bu yüzden masamda yine. Belki birilerinin işinede yarar diye tanışın istedim. Bendeki oldukça eski, yeni baskısı var mı bilmiyorum. Sistem yayınlarından Sıradışı Bir Yolculuk, Dünyanın Mandalaları. Rüdiger Dahlke tarafından yazılan kitap mandala nedir sorusuyla başlıyor anlatmaya. Sonrası bir uygulama kitabı olması nedeniyle okuma keyfini ikiye katlıyor. Benim için bir kitapla bahar geçmez elbet. Geçen haftasonu bitirdiğim mat kılıfı ve bugün öylesine yola çıkıp boyadığım sayfalar karşınızda. Neşeli haftasonlarınız olsun, görüşmek üzere...
6 Kasım 2014 Perşembe
Kısacık...
Yığın yığın yapılacaklar birikti. Kim yapıcak bilmiyorum? Serseri mayın gibi bir oraya bir buraya geçiyor gönlüm. Birine başlasam diğeri kalıyor aklımda. En iyisi biraz ondan biraz bundan desemde günün sonunda her birinden bir parça ortalıkta. Listeyi biraz temizledim ama. Ütüler yapıldı, yemek pişti, Hülya'nın mat kılıfı üzerindeki çalışma yarılandı, bir kuple de renge bulandım. Tabi ki ütü ve yemek fotoğrafı paylaşma niyetim yok sizinle. Mat kılıfı fotoğraflarıysa bitince... Elimde bir tek oyun fotoğraflarım var onlarda karşınızda ... Şimdi müsadenizle kahve içip akşamın keyfini çıkarmaya gidiyorum, sevgiler...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)