2 Ekim 2013 Çarşamba
Planlar planlar...
Bazen işler istediğimiz biçimde gelişmez. Kaş yapayım derken ortaya kocaman bir burun resmi çıkar mesela. Süreç işleyip sonuç arzuladığınız gibi olmuyorsa duruma direnmeyi bırakıp, akıntıyla yüzmek günü kurtarabilir. Bu pek sulugözlü ekim gününde başıma gelenler tam da böyle. Yağmura uyup suluboya çalışayım dedim. İşler pek yolunda gitmedi, soyut bir şeyler istemiştim ama neyse. Böylece plan b'ye geçtim ve lekeler üzerine çiçekler çalışmaya başladım. Dağınık kafam odaklanmamı engelledi. Alakasız yerlerde birbirleriyle bir türlü nasıl bağlayacağımı bilmediğim pek şirin çiçeklerim oldu. Resmin tümüne bakınca gördüğüm tek şey ıyyyğğ.... Hal böyle olunca niye devam ettiğimi pek çözememiş olsamda akışa uyup minik defterimi açtım. Gözümü kapayıp iki renk seçtim ve tüm sayfayı boyadım , böyle duvar boyar gibi dümdüz. Şirin çiçeklerimi sıkışıp kaldıkları cehennemden kestim çıkardım, duvar boyam kuruyuncada yapıştırdım. Akriliklerimle minik daireler, büyük daireler, fırça darbeleri ekledim. Bir kaç harf stickerı ve eski moda bir etiket yapıştırdım anlamsızca. Artık sevimli bir kaosum oldu, şimdi mutluyum...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Ya Mine, şu defterlerden ben de istiyorum, söz bu kez duvara asmayacagim, kullanacagim!
YanıtlaSilolur yaparım bi tane sana da=))
Sil